HER DEVİRDE VELİ VARDIR(MESNEVİDEN)
GALİBİLİK :: GALİBİLİK FORUMU :: İSLAM
1 sayfadaki 1 sayfası
HER DEVİRDE VELİ VARDIR(MESNEVİDEN)
Mesnevi,2.cilt
815. Şu halde her devirde peygamber yerine bir veli vardır, bu sınama kıyamete kadar daimidir.
Kimde iyi huy varsa kurtulmuştur; kimin kalbi sırçadansa sınmıştır.
İşte diri ve faal imam, o velidir; ister Ömer soyundan olsun, ister Ali soyundan!
Ey yol arayan, Mehdi de O’dur, Hadi de O. Hem gizlidir, hem senin karşında oturmakta.
O, nura benzer; akıl onun Cebrail’idir. Ondan aşağı olan veli de onun kandilidir. ..................
2160. Musa, “ Yarabbi, senin bir noksanın olamaz. Aklım şaştı, bu sözün hakikatını anlat” dedi.
Tanrı, “ Evet, has ve seçilmiş bir kulun hastalanmıştı. İyice bir bak hele.. o, benim.
Onun özür serdetmesi benim özür serdetmemdir. Onun hastalığı benim hastalığımdır” buyurdu.
Tanrı ile oturup kalkmak isteyen kişi evliya huzurunda otursun.
Evliya huzurundan kesilirsen helâk oldun gitti. Çünkü sen küllü olmayan bir cüzüsün.
2165.
Şeytan, birisini kerem sahiplerinden ayırırsa onu kimsiz, kimsesiz bir hale kor,
o halde de bulunca başını yer, mahvedip gider.
Topluluktan bir an bile ayrılmak bil ki Şeytan’ın hilesinden ibarettir
........................
2270. On yıllık kıtlığı mücessem olarak görmedinse gözünü aç da bize bak!
Görünüşümüz dâvacı adamların içi gibi gönlü kapkara, fakat dili şâşaalı!
Tanrı’dan onda ne bir koku var, ne bir eser. Fakat dâvası Şit’ten de ileri, Âdem’den de!
Hattâ ona, Şeytan bile kendisini göstermez. Böyle olduğu halde o “Biz Abdallardanız, hattâ daha ileriyiz “ der durur.
Kendisini adam sansınlar diye dervişlerin bir hayli sözünü çalmış çırpmıştır.
2275. Söz söylerken lâfı Bayezid’den ziyade inceler, onu bile kusurlu bulur. Halbuki onun içyüzünden Yezid arlanır.
Gökyüzünün ekmeğinden, sofrasından nasipsizdir. Hak, önüne bir kemik bile atmamıştır.
O ise “Sofrayı yaydım, Hakk’ın vekiliyim, halife oğluyum” diye bağırıp durmaktadır.
“ Ey aşağılık sâf kişiler, gelin... gelin de ihsan keremimin sofrasından, kimse mâni olmaksızın yeyin” demektir.
Onlar da onun başına toplanırlar. Nimet ve ihsan istedikçe yalancı şeyh “ Yarın” der.
Fakat bir türlü o yarın gelip çatmaz.
815. Şu halde her devirde peygamber yerine bir veli vardır, bu sınama kıyamete kadar daimidir.
Kimde iyi huy varsa kurtulmuştur; kimin kalbi sırçadansa sınmıştır.
İşte diri ve faal imam, o velidir; ister Ömer soyundan olsun, ister Ali soyundan!
Ey yol arayan, Mehdi de O’dur, Hadi de O. Hem gizlidir, hem senin karşında oturmakta.
O, nura benzer; akıl onun Cebrail’idir. Ondan aşağı olan veli de onun kandilidir. ..................
2160. Musa, “ Yarabbi, senin bir noksanın olamaz. Aklım şaştı, bu sözün hakikatını anlat” dedi.
Tanrı, “ Evet, has ve seçilmiş bir kulun hastalanmıştı. İyice bir bak hele.. o, benim.
Onun özür serdetmesi benim özür serdetmemdir. Onun hastalığı benim hastalığımdır” buyurdu.
Tanrı ile oturup kalkmak isteyen kişi evliya huzurunda otursun.
Evliya huzurundan kesilirsen helâk oldun gitti. Çünkü sen küllü olmayan bir cüzüsün.
2165.
Şeytan, birisini kerem sahiplerinden ayırırsa onu kimsiz, kimsesiz bir hale kor,
o halde de bulunca başını yer, mahvedip gider.
Topluluktan bir an bile ayrılmak bil ki Şeytan’ın hilesinden ibarettir
........................
2270. On yıllık kıtlığı mücessem olarak görmedinse gözünü aç da bize bak!
Görünüşümüz dâvacı adamların içi gibi gönlü kapkara, fakat dili şâşaalı!
Tanrı’dan onda ne bir koku var, ne bir eser. Fakat dâvası Şit’ten de ileri, Âdem’den de!
Hattâ ona, Şeytan bile kendisini göstermez. Böyle olduğu halde o “Biz Abdallardanız, hattâ daha ileriyiz “ der durur.
Kendisini adam sansınlar diye dervişlerin bir hayli sözünü çalmış çırpmıştır.
2275. Söz söylerken lâfı Bayezid’den ziyade inceler, onu bile kusurlu bulur. Halbuki onun içyüzünden Yezid arlanır.
Gökyüzünün ekmeğinden, sofrasından nasipsizdir. Hak, önüne bir kemik bile atmamıştır.
O ise “Sofrayı yaydım, Hakk’ın vekiliyim, halife oğluyum” diye bağırıp durmaktadır.
“ Ey aşağılık sâf kişiler, gelin... gelin de ihsan keremimin sofrasından, kimse mâni olmaksızın yeyin” demektir.
Onlar da onun başına toplanırlar. Nimet ve ihsan istedikçe yalancı şeyh “ Yarın” der.
Fakat bir türlü o yarın gelip çatmaz.
Similar topics
» FİKİRLERİ
» GÖKLERDE VE YERDE NİCE AYETLER VARDIR Kİ, ONLAR BU DELİLLERDEN YÜZLERİNİ ÇEVİRİP GEÇERLER
» GÖKLERDE VE YERDE NİCE AYETLER VARDIR Kİ, ONLAR BU DELİLLERDEN YÜZLERİNİ ÇEVİRİP GEÇERLER
GALİBİLİK :: GALİBİLİK FORUMU :: İSLAM
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz